Zakir KAYA:Modern Dünyanın Savaş ve Zulüm Paradoksu: Filistin ve Kerbela'nın Işığında Bir İnsani Kriz
Giriş
- yüzyılda teknoloji, bilim ve iletişimde kaydedilen büyük ilerlemelere rağmen, dünya hala savaşların ve zulümlerin pençesinde kıvranıyor. İnsanlık, Birleşmiş Milletler (BM) ve çeşitli uluslararası hukuk normları ile barışı ve insan haklarını korumayı hedeflese de, bu kuralların etkinliği sıklıkla sorgulanmaktadır. Özellikle son yıllarda Filistin'de yaşanan zulümler, 2. Dünya Savaşı gibi küresel çapta bir çatışmanın yeniden patlak verebileceği endişelerini artırmıştır.
Tarihsel Perspektif: Kerbela ve Modern Barbarlık
Tarih, zalimliklerin ve savaşların sayısız örnekleriyle doludur. Kerbela Olayı, İslam tarihinde zulmün ve adaletsizliğin sembolü haline gelmiştir. Hüseyin ve yoldaşlarının susuz bırakılarak katledilmesi, insanlık tarihinde bir utanç lekesi olarak anılmaktadır. Bugün Filistin’de yaşananlar, benzer bir barbarlığı gözler önüne sermektedir. İsrail ve Filistin arasındaki çatışmalarda, özellikle Gazze'de sivillerin hedef alınması, temel insani hakların gasp edilmesi, Kerbela’yı andıran sahneler yaratmaktadır.
Küresel Savaşlar ve İnsani Krizler
Filistin’deki çatışmalar, büyük insani krizlere yol açmıştır. Binlerce çocuk, kadın ve yaşlı, evlerinden zorla çıkarılmakta, açlık, susuzluk ve hastalıklarla baş başa bırakılmaktadır. Filistin'de, Kerbela'daki gibi susuz bırakılmak suretiyle katledilen masumlar, dünya kamuoyunun vicdanını sızlatmaktadır. Uluslararası toplumun ve BM’nin bu zulümlere karşı sessiz kalması, savaş suçlarının ve insan hakları ihlallerinin artmasına zemin hazırlamaktadır. Filistin’de yaklaşık 38.000 masum çocuğun öldürülmesi, bu zulmün ve barbarlığın en acımasız yüzünü gözler önüne sermektedir.
Dünyanın diğer bölgelerinde de benzer krizler yaşanmaktadır. Suriye'de devam eden iç savaş, Yemen'deki insani felaket ve Ukrayna'daki çatışmalar, milyonlarca insanın hayatını alt üst etmektedir. Bu bölgelerde de siviller evlerinden edilmekte, açlık ve hastalıklarla mücadele etmektedir. Bu küresel krizler, Filistin’de yaşanan trajediyle benzerlikler göstermekte ve uluslararası toplumun sorumluluğunu daha da artırmaktadır.
Uluslararası Toplumun Sorumluluğu
BM ve uluslararası toplumun, bu zulümlere karşı daha etkili ve kararlı adımlar atması gerekmektedir. Savaş suçlarının ve insan hakları ihlallerinin önlenmesi için uluslararası hukukun uygulanabilirliği artırılmalı, çatışma bölgelerine insani yardım ulaştırılmalı ve barışın tesisi için diplomatik çabalar yoğunlaştırılmalıdır. Uluslararası toplum, zulümlere sessiz kalarak bu suçlara ortak olmaktadır. İnsani krizlerin önlenmesi ve barışın sağlanması için tüm dünya el ele vermelidir.
Sonuç
Modern dünyada yaşanan savaşlar ve zulümler, insanlık için büyük bir utanç kaynağıdır. Tarihsel örneklerden ders alarak, Filistin’de yaşanan Kerbela benzeri trajedilerin tekrarlanmaması için uluslararası toplumun ve BM’nin etkin önlemler alması gerekmektedir. İnsan haklarına saygı, barış ve adaletin tesisi için küresel işbirliği şarttır. Ancak bu şekilde, gelecek nesillere barış içinde bir dünya miras bırakılabilir.
Post Comment
Hiç yorum yok